Denizlispor Maç Sonu

YİNE OLMADI, İÇ SAHADA 3 PUAN HASRETİ

Gençlerbirliği dün sezonun dördünce karşılaşmasında Ankara'da Denizlispor karşısında sahaya çıktı. Kırmızı karalar 4-2-3-1 dizilişi ile sahaya çıkarken Nobre kazanan 11’i bozmamıştı. Gençlerbirliği Beşiktaş maçını kazanan Nordfeldt, Mattias Johanson, Zargo, Diego, Polomat, Piris, Berat, Furman, Candeias, Sefa ve Stancu 11’i ile sahaya çıktı.

Gençlerbirliği maça iyi başlayamadı. Özellikle ilk 25 dakikada oldukça silik bir görüntü verirken topa sahip olan ama ne yaptığını bilmeyen bir görüntü sergiledik. Nitekim bu sürenin sonunda kornerde Zargo, Subotic’i kaçırınca tecrübeli stoper bu hatayı affetmedi ve skoru 0-1’e getirdi. Golden sonra biraz daha iyi oynasak da ciddiye alınır bir girişimimiz olmadı. Nitekim ilk yarı bitmek üzereyken Rodallega tüm maç boyunca yapacağı gibi uzaktan sert bir şut çekti ve skoru 0-2’ye taşıdı. Bu süreçte Ege temsilcisinin defansını rahatsız ettiğimiz dahi söylenemez. İkinci yarıya çift değişiklikle başladık. İlk yarıda kırılgan bir görüntü veren Furman yerini Murat Yıldırım’a, silik bir maç çıkaran Sefa Yılmaz ise yerine Ayite’ye bıraktı. Gole ihtiyacı olan Gençlerbirliği daha açık bir oyun oynarken bu iki takımın da pozisyonlara girmesini sağladı. Denizlispor kontra ataklarında Nordfeldt başarılı bir görüntü sergilemese maçta fark daha da artabilirdi. Bizim hücum organizasyonlarımız ise ilk yarıya göre daha iyi olsa da yine de gole ulaşabilecek olgun ataklar sergilemedik. Dakikalar 63’ü gösterdiğinde ceza sahasına hareketlenen Ayite’ye sene başında bize transferi gündeme gelen Özer uçan tekme atınca penaltı kazandık. Bizim adımıza kritik bir penaltıydı gol hem farkı bire indirecek hem de moral verecekti. Ancak milli takımdan birbirlerini tanıyan iki ismi karşı karşıya getiren penaltıda Stancu önce topu üst direği nişanladı sonra da topa tekrar dokununca kural ihlali yaptı ve golü kaçırdık. Sonrasında moral bozukluğuyla da atakları boşa geçirmeye devam ettik. Maçın sonunda Candeias’ın güzel golüne rağmen sahadan 1-2 mağlup ayrıldık. Gençlerbirliği 8 gol daha atması durumunda lig tarihindeki 2000.; Stancu ise bir gol daha atması durumunda Gençlerbirliği forması altında 50.golünü atmış olacak.

Bireysel oyuncu performanslarını değerlendirdiğimizde ne yazıkki öveceğimiz çok isim yok. Nordfeldt gollerde bir şey yapamazdı ancak 4 kurtarışla farkı önledi günün iyi isimlerindendi. Defans dörtlüsünde bu iyiydi diyeceğimiz ne yazık ki kimse yoktu ancak gole sebep olan hata yapan Zargo sanıyorum bu dörtlünün en kötüsüydü. Orta sahada Berat ve özellikle Piris çalışkanlardı ancak genel oyuna çok etkileri olmadı. Piris’in hırslı futbol göz doldurdu. Sefa çok silik bir ilk yarı çıkarırken Furman ikili mücadelelerin kaybedeni oldu. İkinci yarıda onlar yerine oyuna giren Ayite iyi bir performans sergilerken Murat pek bir varlık gösteremedi. Candeias genel olarak çalışkan bir oyun sergilerken maçtaki tek golümüzü attı. Stancu ise günün kötü isimlerindendi. Kaçırdığı penaltı haricinde de çok fazla topla bulaşamadı. Oyuna sonradan giren İlker kısıtlı sürede oldukça diri ve istekli bir görüntü sergiledi. Bence Nobre gelecek haftalarda kendisine daha uzun süre verecektir ve vermelidir de.

Hakem eleştirilerine ise katılmakla beraber haklı bulmuyorum. Hakem maç boyu bir sarı kart gösterdi ki bu kadar çok temasın olduğu bir maçta bir kart çıkmasını kabul etmek komik olur. Ancak hakem hatalarından biz de faydalandık Denizlispor’da faydalandı.